17 yıldır, AKP İktidarı için bir Milletvekili tarafından TBMM kürsüsünden bu kadar ciddi, bu kadar ağır ve bu kadar doğru bir eleştiri yapılmamıştı!
01 Kasım 2018 günü TBMM’de bu konuşmayı yapan kişi, Saadet Partisi Milletvekili Nazır Cihangir İslam idi.
Bu eleştiri, toplumun büyük bir kesimince desteklendi.
Fakat desteği çok önemli olan biri vardı;
15 Temmuz’da hayatını kaybeden gazeteci Mustafa Cambaz’ın oğlu
Alpaslan Cambaz.
O da baştan beri Cihangir İslam gibi düşündüğünü söyledi ve 15 Temmuz kontrollü bir darbe girişimidir, dedi…

Nazır Cihangir İslam’ı tanıyalım;
59 yaşında, Tıp Doktoru, Profesör, ABD Minesota Üniversitesi, Kanada Montreal McGill Üniversitesinde çalıştı. Spine Center’da Omurga Cerrahisi ve Klinik Araştırma eğitimi aldı.
Mimar Sinan Üniversitesi Felsefe Yüksek Lisans, Yüzüncü Yıl ve Kafkas Üniversitelerinde Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim üyeliği, Numune Hastanesinde Klinik Şefliği yaptı.
Numan Kurtulmuş’la birlikte HAS Partide çalıştı. Numan Kurtulmuş kendini kurtarmak ve “Karun” olmak için AKP’ye, Cihangir İslam ise kula kulluk etmemek ve doğruları cesurca söyleyebilmek için Saadet Partisine geçti…

Şimdi Cihangir İslam’ın söylediklerine bakalım;
-15 Temmuz akşamı iki batılın çatışmasını seyrettik. (AKP-FETÖ)
-Çatışma, menfaat ve devleti parselleme çatışmasıydı.
-15 Temmuz elbette ki kontrollü bir darbe girişimidir.
-Bunlar (AKP) İslamcı değildir. Bunlar Makyavelist, oportünist, beceriksizdir.
-AKP, kadir kıymet bilmez, siyaseten nankördür, nankör.
-AKP zulmediyor. AKP zalimdir.
-AKP’liler, aciz bir kula kulluk eder. En çok aldanana kulluk eder. Allah’a kulluk etmezler.

Altı gündür ne Erdoğan’dan ne Karun Numan’dan ne de tanesi yüz binlerce lira değerinde olan motosiklet koleksiyonu sahibi Adanalı Ömer’den tek ses çıkmadı.

Cihangir İslam’ın dediklerini doğru kabul etmek için sağlam doneler var;

-Her ne kadar kendisini tanımasak ta DİPLOMASI olduğu kesin. Diğer tarafın ise diploması var mı yok mu belli değil.
-Bu olayda olduğu gibi AKP’li yöneticiler, kendilerine yapılan suçlamalar doğru ise susup sinmeyi ve unutturmayı tercih ederler.
Örneğin, Reza Zarrab denen AKP’nin vatansever çocuğu diyor ki;
“Ben şu tarihte, şu Bakana, şu kadar milyon dolar rüşvet verdim. Rüşveti teslim eden adamlarım belli, aha belgeleri!” Bu ağır itham karşısında ne saatçi Zafer ne boyunsuz Muammer ne eskort Egemen ne TOKİ Erdoğan bir kez olsun çıkıp ta
“Bu adam yalan söylüyor, biz rüşvet almadık” diyemediler.
Para-Hırsızlık-rüşvet-avanta-ballı ihale-kupon arazi gibi konularda AKP susuyorsa bilin ki onlar o haltı yemişlerdir…

Şehit Gazeteci Mustafa Cambaz’ın oğlu Alpaslan Cambaz ise, tüm samimiyetiyle 15 Temmuz’un AKP tarafından kurgulanan kontrollü bir darbe girişimi olduğunu her yerde haykırıyor…

AKP’nin lider kadrosu, sizler Türk Milletini aptal mı sanıyorsunuz?
-FETÖ’yu, devletin en gizli yerlerine sizler sokmadınız mı?
-Tüm televizyonlarda Yozgatlı Bekir, Vanlı Hüseyin Çelik, Hataylı Sadullah Ergin “Ne demek efendim, FETÖ devlette örgütleniyormuş, hepsi yalan ve iftira” demediniz mi?
-Ağlayan Kaşar Bülent, Melih Gökçek için “Ankara’yı parsel-parsel FETÖ’ya sattı, demedi mi?
-Her biriniz, iktidara geldiğiniz güne göre patlayacak kadar büyümediniz mi?

Anadolu’da güzel bir deyiş vardır; Bokla yapılan, sidikle bozulur, derler.
Çevrenize bir bakın, Özal zenginlerinden, papatyalardan bir tane kaldı mı?
Çoğu battı, kimileri kendi hayatlarıyla, kimileri de çocuklarının hayatlarıyla ödediler. Sizler de ödeyeceksiniz.
Kim ki bu fakir milletin bir kuruşunu haram olarak yedi, o kuruşu misliyle geri alacağız.

Yavaş fakat programlı olarak öylesine örgütleniyoruz ki, deneyimli kadrolarla-kadınlarımızla- gençlerimizle Türk Milletinin karşısına çıktığımızda Türkiye’nin ve İzmir’in dağlarında çiçekler açacak, orta çağdan kalan bu pıtraklar sökülüp atılacaktır.
Ne Mutlu Türküm ve Atatürkçüyüm diyene…

Sağlık ve başarı dileklerimle 06 Kasım 2018
Rifat Serdaroğlu