Evet, Çoban Ateşi Hareketi Gönüllüleri olarak bizler, zora talip olduk.
Bilerek ve isteyerek! Çünkü bizler vatanseverleriz.
Öncelikli amacımız kolay olan, yani siyasette yer kapmak olsaydı, işimiz çok basit olurdu.
Nedir bu zor, derseniz;
Cumhuriyetin kurucu değerlerinin yeniden etkin olduğu,
Türk Milletinin yeniden bir ve bütün olduğu, kimsenin ötekileştirilmediği,
İşsizliğin ve fakirliğin mümkün olan en az düzeyde olduğu,
Herkesin, konuşacağından, düşündüğünden, inancından emin olduğu,
Kimsenin, düşüncesinden, yazdığından, demokratik eylemlerinden dolayı, gözaltına alınmadığı,
Yeniden yatırım yapılabilen, zenginleşen, çağdaş bir ülke olmayı,
Siyasetçilerimizin yabancı parlamentolarda “Hırsızlıkla suçlanmadığı”,
Siyasetin okula-camiye-kışlaya sokulmadığı,
Hür dünya tarafından saygı gören ve barış ülkesi olacak bir ülkeyi kurmayı, hedef olarak seçtiğimiz için bu zor göreve talip olduk.
Bu zoru gerçekleştirmek için tek gideceğimiz yer, Türk Milletinin vicdanıdır.
Anlatacağız, köy-köy, mahalle-mahalle dolaşıp anlatacağız ve Kurtuluş Savaşı öncesi Büyük Atatürk’ün yaktığı “Çoban Ateşini” yeniden yakacağız.
Zoru seçmek, insanı yorar ve yaralayabilir, elleriniz kollarınız çizilip kanayabilir. Fakat bu yol, Türk Milletinin gönlüne giden en kısa ve en doğru yoldur.
AKP-MHP İktidarı kendi siyasi çıkarları için, gözlerini kırpmadan ülkeye ihanet edebilecek durumdalar. Akıldan, bilimden, sevgiden, kardeşlikten, ahlaktan nasibini almamış siyaset fukaraları gibiler!
FETÖ denen belayı bunlar devlete sokmadılar mı?
Bir sabah Bakan veletleri, yandaş dolandırıcılar gözaltına alınmasaydı ve sıranın kendilerine geldiğini görmeseydiler, FETÖ ile mücadele ederler miydi?
Peki, ne değişti?
Sözde FETÖ gitti yerine Menzil geldi. İslam Dinini, yol bulma aracı yapan yobazlar yalnızca isim değiştirdi!
İktidarıyla muhalefetiyle, ülkeyi yönetenler sanki akıl tutulmasına yakalanmışlar gibi davranıyor. Muhafazakar olduğunu iddia eden AKP ve ortağı MHP,
Kuran-ı Kerimle “Bakara-Makara” diye dalga geçen şapşiği Büyükelçi yapar, MİT Tırları için ikisi de aynı sözleri söyleyenlerden birini Bakan (Tuğrul Türkeş) yapar, diğerinin milletvekilliğini düşürür. (Enis Berberoğlu)
2006-2019 arasında 178 cezaevi açan iktidar, 137 cezaevi daha yapacağını açıklar. Mafya babaları TBMM’de istedikleri af yasasını çıkartacak güçteler!
Muhalefet ise, iktidarın her eyleminin peşine takılıp, onu meşrulaştırmak için elinden geleni yapar halde…
Türk Milleti, kendi kaderine el koymak zorundadır. Başka çaresi de yoktur.
Bizler, bu zor yolun gönüllü yolcularıyız. Beraberce başaracağız!
Bütün çiçeklerin tek renk olduğu bu ucube sistemi demokratik yolla yıkıp, parlamenter demokratik sistemi, yeniliklerle yeniden kuracağız…
Sağlık ve başarı dileklerimle 11 Haziran 2020
Rifat Serdaroğlu
Bir an EVVEL; AKP ve MHP dışındaki tüm Parti yetkilileri ile ülkenin AKP den kurtarılabilmesi için görüşmeler yapıp birlikte hareket edebilme çareleri ortaya KONULMALIDIR… Hatta, AKPve MHP içindeki yetkili saygın kişilerle de Ülkenin gidişatın dan rahatsız olanlar la bile görüşmekte ZAMANIN gereği görüşmekte yarar var diye tavsiye ediyorum…
Selamlar, Sevgiler Namık Başağa 0542 779 4023
Merhaba, sizlere nasıl yardım edebiliriz. Şuan bilmiyorum. İstanbul Suadiyede yaşıyorum.Nerede nasıl başlayacaksınız. Bekliyoorum. Saygılarımla Tomris Sarhan
Tomris Hanım Merhaba,
İlginize çok teşekkür ederim. Size Arda Ateş Hanımefendinin telefonunu yolluyorum. Kendisi ÇAH Gönüllüsü ve Kurucu üyemizdir.
Sizi her konuda aydınlatabilir. Saygılarımla.
0532 517 25 82 Dr. Arda Ateş
”Sözde FETÖ gitti yerine Menzil geldi. İslam Dinini, yol bulma aracı yapan yobazlar yalnızca isim değiştirdi!” Aynen böyle! Rektör atamaları,Sağlık Bakanlığı bunların eşinde adeta! Dinci sarmalını kıramadık gitti. Kırmak için kesinlikle hukuki yoldan bunları yolcu edip,Bahçeli dahil hesap sorma devri başlamalıdır! Gözümüzün içine baka baka her türlü kanunsuzluğu yapmaktan çekinmiyorlar!
AKP ve MHP içinde saygın kişi olabilir mi gerçekten?