TÜRKİYE’DE İDAM CEZASI VAR

Türkiye’de 1984 yılından bu yana idam cezası uygulanmamaktadır.
TBMM, 7 Mayıs 2004’te 5170 Sayılı Kanun’la, Anayasamızdan ölüm cezası ile ilgili hükümleri, 14 Temmuz 2007’de ise Türk Ceza Kanunundan ölüm cezası ile ilgili ceza maddeleri çıkarılmıştır.
Yani, T.C Devletinde şu an idam cezası uygulanmamaktadır.

Gerçek böyle mi?
Evet, insanlar darağacına çıkarılıp yağlı urganla asılmıyorlar ama suçsuz yere, hukuk katledilerek çıkmamak üzere cezaevlerine atılan yaşlı insanlara adeta
“Siz orada ölün” deniyor.
Ha insanı darağacına çıkarıp canını almışsınız, ha yaşlı-bakıma muhtaç insanları dört metrekarelik hücreye atıp her gün öldürmüşsünüz! Ne farkı var?

Yaşları 74-90 arasında olan Türk Ordusunu yönetmiş, ömürleri boyu Türk Milletinin emrinde çalışmış Atatürk’ün Komutanlarını, sahte delillerle FETÖ’cu alçakları ve içteki hainleri kullanıp, zindana atacaksınız, orada ölün diyeceksiniz ve utanmadan “Türkiye’de İdam Cezası Yok” diye nutuk atacaksınız!

Gezi Davası ise dünyanın hiçbir ülkesinde görülmeyecek “Hukuk Rezaleti” olarak tarihimize kara leke olarak kazındı bile.
Siz, 71 yaşındaki Mimar Mücella Yapıcı’ya haksız yere ve baskıyla 18 yıl hapis cezası vereceksiniz ve defalarca iktidarınızı AHİM kararlarıyla uyaran Avrupa Konseyine dönüp, “Geçti, bitti o iş. Artık hüküm var, bizde yargı bağımsız” diyeceksiniz. Hem de bunu, yaylanarak yürüyen Kibar Bekir’e söyleteceksiniz!
Siz Mimar Mücella Yapıcı ve aynı davadan mahkum ettiğiniz kişileri baskıyla tutuklatıp “Cezaevinde ölün” dediniz ve idama mahkum ettiniz!

Aziz Türk Milleti;
AKP tüm bu işkenceleri nasıl yapabiliyor? Allah’tan korkmadıklarını ve kuldan utanmadıklarını hırsızlıklarından ve Türk Milletinin hakkını, Ortadoğu’nun teröristine-itine-köpeğine-kafa kesicilere yedirmelerinden biliyoruz.
Tamam da bu Bademler yasalardan-adaletten de mi hiç korkmazlar?

15 Temmuz’un düzenleyicisi şeytanlar dedikleri “Birleşik Arap Emirliğine”,
Türk mallarını boykot eden “Suudilere” gösterdikleri hoşgörüyü ve sevgiyi
kendi insanlarından esirgeyen Bademlerin gaddarlıklarının nedeni nedir?

20 senedir ülkemizin kanını emen bu organize suç örgütü, kendilerini denetleyip durduracak muhalefeti de öyle güzel dizayn etmişler ki, muhalefet partilerimiz, muhalefet etmeyi ve Türk Milletinin çıkarlarını korumayı sadece konuşmak ve hemen kabullenmek olarak algılıyor!

Size, Türk Milletinin-Cumhuriyetin-Demokrasinin- Doğamızın geleceğini yok edecek yüzlerce olaydan sadece iki kanundan bahsedeceğim. İki kanuna da CHP ve İYİP Milletvekilleri olumlu oy verip AKP-MHP teklifini desteklediler;
1)17 Temmuz 2021 tarihinde Ormanlarımız ve canlılarımız cayır-cayır yakılırken, eş zamanlı olarak TBMM’de “Turizmi Teşvik Kanunu’nda değişiklik” adı altında, yanan ormanlıklara inşaat yapılabilmesini sağlayacak kanun CHP ve İYİP milletvekillerinin destekleriyle kabul edildi!
2)24 Mart 2022 tarih ve 31788 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Diyanet Akademisi Kanununa” CHP ve İYİP Milletvekilleri olumlu oy verip AKP-MHP teklifini desteklediler.

Biri, gelecek nesillerimizin bizlere emaneti olan ormanlarımızı-doğamızı 5’li çeteye peşkeş çeken kanun, diğeri Cumhuriyetimizin temel direği olan Laiklik ilkesini yok edecek kanun!
Bu iki kanuna destek veren partilerin yapacağı muhalefet, ancak ellerinden Türk ve Müslüman kan damlayan ve Cumhuriyetin eserlerini satıp, hazinemizi İngiliz Bankerlerine peşkeş çeken AKP Larvalarıyla birleşmek kadar olur!

AKP’nin hırsızlık ve gaddarlık konusunda bu kadar rahat davranmasının bir sebebi de, Türk Milletinin genlerinde bulunan affetme-bağışlama duygusunu bilmelerindendir. AKP’liler biliyor ki, bugüne kadar yapılan tüm kötülükler, yapanın yanına kâr kaldı. Kalmadı mı? Hırsızlar, katiller, din istismarcıları ödüllendirildi, namuslu insanlar cezalandırıldı!
RTE’nin “Fakir çalmasını bilmediği için fakirdir” sözü her şeyi anlatmıyor mu? Kimse Erdoğan’a, “Sen bildiğin için mi çok zengin oldun” diye sormadı?

Bizler DOĞRU Parti olarak Türk Milletine şu NAMUS SÖZÜNÜ veriyoruz;
Kim haksız yere insanlara işkence edip, eziyet ettiyse, kim Türk Milletinin bir kuruşunu çaldı ve çaldırdı ise, kim Cumhuriyetimizin değerlerine ve kurucularına hakaret edip çiğnediyse, kim bu vatanın bir parçasının Yunan’a verilmesine göz yumduysa makamı ve mevkii ne olursa olsun, ister sivil ister üniformalı olsun, Yüce Divanda ve Divan-ı Harp’te hukuk çerçevesinde yargılanacaktır.

Herkes affedebilir ama bizler affetmeyeceğiz. Affetmeyeceğiz ki, iti-uğursuzu-hırsızı-haini bir daha Türk Devletine tasalluta kalkışmasın.
Takdir Türk Milletinindir…

Sağlık ve başarı dileklerimle 02 Mayıs 2022
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı