MENDERES-ZORLU-POLATKAN
Bir tek oy uğruna veya günü kurtarmak adına AKP yöneticileri kadar kişileri kullanmaktan, tarihi çarpıtmaktan, tek ayaküstünde kırk yalan söylemekten utanmayan bir ekip olamaz.
Son zamanlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerçek kişiliğinin Türk Milleti tarafından anlaşılması üzerine derhal imaj yenileme çalışmalarına başladılar ve tarihten rahmetli Menderes’i ve rahmetli Özal’ı çıkarıp, Erdoğan’ı bu iki kişinin seviyesine çıkarmaya çalıştılar.
Adnan Menderes’in ve iki Bakanının asılması Türk Siyasi Tarihinin yüzkarası olaylarından biridir. Tıpkı idam edilen diğer siyasiler ve gençler gibi.
O dönemde yargılanmış ve müebbet hapse mahkûm olmuş bir Demokrat Parti Milletvekili babanın oğlu olarak Menderes’in asılması kadar, Menderes’in Erdoğan’a benzetilmesi gayretleri beni derinden üzmektedir.
İnsanın kendi ayıbını örtmek için, tarihe mal olmuş kişilerin arkasına sığınması,
o kişinin karakteri hakkında yeterince bilgi vermektedir.
Fakat gençlere doğruları anlatmak da bizlerin görevidir.
-Adnan Menderes; Büyük Atatürk, İnönü ve Kurtuluş Savaşımızın Galip Hocası Celal Bayar ile birlikte savaşmış, birlikte çalışmış “İstiklal Madalyalı” bir insandır.
-Adnan Menderes son derece iyi eğitimli, yabancı dili olan, bizzat Atatürk tarafından siyasete davet edilmiş çağdaş bir Beyefendidir.
-Adnan Menderes siyaseti geçim kapısı yapmayan, siyaset yoluyla zenginleşmeyi asla düşünmeyen, aksine babadan kalan 38 Bin Dekar arazisinin, 35 Bin Dekarını köylüye dağıtan, rahmetli çocuklarına
“Ben Başbakan iken, sizler ticaret yapamazsınız” diyen ve bunu uygulatan namuslu bir insandır. Rahmetli eşi Berin Menderes tam bir Hanımefendi idi.
Tüm hayatını eşine ve çocuklarına adadı. Ne siyasete karıştı, ne de papatyalar gibi saçmalıklara tenezzül etti. İkisinin ölümü hala çok şüpheli olan üç evladının acısı ile yaşadı ve en zor günlerinde bile hamd ve şükretmeyi bırakmayan inançlı, çağdaş mükemmel bir insandı. Kendisini tanımak bana ve eşime her zaman onur vermiştir. Allah rahmet eylesin.
-Adnan Menderes, yatırımcıyı- sanayiciyi destekleyen ve eser bırakan bir Devlet Adamıdır.
-Adnan Menderes’in ve Demokrat Partinin hataları-yanlışları olmamış mıdır? Elbette ki olmuştur. Bunları o zamanın şartları içinde, dünyanın o zamanki durumunu da göz önüne alarak değerlendirmek gerekir. Yakışan budur.
Fakat hiçbir olay, bir Başbakan’ın asılmasını haklı çıkarmaz. Türk Demokrasi tarihinin en korkunç olaylarından biridir.
Sağlık ve başarı dileklerimle 17 Eylül 2021
Rifat Serdaroğlu
DOĞRU Parti Genel Başkanı
Rıfat Serdaroğlu 
Sayın Serdaroğlu, kuşkusuz siyaset gereği idam cezası kabul edilemez. İktidardayken DP’nin de aynı AKP gibi dincilerin, dindarların değil yanında durmuş olmasını ve yine aynı AKP gibi muhalefetin sesini kısmak için en sert önlemleri almış olmasını reddedemezsiniz. Menderes ve iki arkadaşının günahı, ABD onu boğmaya çalışırken SSCB’den yardım ve destek almaya çalışmasıdır.
27 Mayısın faturası gençlere kesildi. Rövanş olarak 3 Bizden 3 sizden denilerek fidan gibi gençler asıldı. Hâlâ’da gençler o zihniyetce cezalandırılıyor.
Rahmetli siyasi görüş ayrıliğımız olmasına rağmen tanıdığım,röportaj yaptigım sayısız devlet adamlarının içinde en saygılı,seviyeli olanlardan biriydi.Bu gün kendilerini seviyeli şerefli geçmiş devlet adamlarıyla mukayese edenlere ben değil kargalar bile gülemiyor.tek kelime ile nurlar içinde yatsın Menderes HIRSIZ değildi,rahmetli Berrin hanım kendini bilen bir hanım efendi olupYÜZSÜZ değildi.Gecmiste gördüğümüz gerçek devlet büyüklerini taklid edip komikleşeceginize o minicik beyninizi kullanıp birazcıkta olsa İNSAN olun.seninde ellerine,beynine sağlık,canım Serdaroğlu.
Babanızın DP mensubu olması dolayısıyla her zamanki gibi DP’ni yüceltiyorsunuz. Ancak hata dedikleriniz vahim olaylardır. Şuraya bir göz atmanız yeterli olur (tamamen okuyun ama):
https://talisman-ist.medium.com/g%C3%BCn-g%C3%BCn-demokrat-parti%CC%87-tari%CC%87hi%CC%87-16bb490163e5
Ne yazık ki köpek davası,bebek davası vb Yassıada saçmalıkları sizi tatmin ediyor.Ama anayasının bütün yetkilerinin ufak bir komitede toplanması vs vatan hainliğidir. Nitekim DP devrinde yapılanlar Türkiye’nin en özgür anayasasına (1961) ve anayasal kuruluşlara yol açtı. Şimdi o berbat edilen kurumları arıyoruz.